Anne-baba; çocuklarının düş görmesi, bir gürültü ya da karanlıktan korkması nedeniyle uyandığını Çabuk öğrenirler. Çocuklar, korkularından söz ederler ve kolayca yatıştırılabilirler. Karanlıktan korkmada gerçek bir psikojen etken vardır. Çocuk, geceleri bağırır, acıyla ağlar ve sık sık irileşmiş gözlerle yatağında oturur, bazen de kalkıp dolaşmak ihtiyacını duyar. br />
Ana-baba, çocukla konuşmak istediklerinde, sanki onları hiç duymamış gibi davranır. Çoğunlukla, korktuğunu belli eden tek heceli sözcükler söyler. Çocuk birden uyandığı zaman nerede olduğunu bir an kavrayamaz. Uyurgezer bir çocuk uykuda dolaştığını bilmez. Gece kalkar, etrafta dolaşır, ağlar ya da konuşur, kapıları açar ve normal davranır, ama sonradan bu yaptıklarını hatırlayamaz.
Her iki rahatsızlık da çocuğun yenemediği bir iç korkunun sonucudur. Örneğin, ana-babanın tartışması ve anne ya da babanın evi terk edeceği korkusu, ertesi günkü okul ödevinden duyulan korku, iç korkunun nedenleri arasında sayılabilir.