Doğumun Erken Başlamasının Nedenleri
Doğum eylemi çoğu kez kendiliğinden başlamaktadır. Anne ve/veya bebek hayatının tehlikede kaldığı durumlarda ise doktor tarafından erken doğum hükmü verilir ve induksiyon (yapay sancı) veya sezaryen yolu ile doğum yaptırılır.
Doğum eylemini erken başlatan fazlaca sayıda etken vardır. Bunların içinde en tesirli olanlar çoğul hamilelik ve polihidramniyostur (bebeğin sıvısının normalden daha çok olması) Bu iki durum uterusun kapasitesinden daha fazla gerilmesine ve bu büyük yükten "kurtulmak için" miyad dolmadan kasılmasına sebep olabilir. İkiz gebelikte doğumun tekil gebeliklerden daha erken başlaması kuraldır ve birtakım durumlarda eylem 36. hafta dan evvel başlayabilir.
Suların miyad dolmadan gelmesi, yani erken membran rüptürü (EMR) de doğum eylemini başlatan başka bir etkendir. Suların gelmesiyle açığa çıkan birtakım maddeler ve olaya eklenen enfeksiyon erken doğum eylemini harekete geçirir.
Üreme sistemi enfeksiyonları (özellikle B grubu streptokoklarla meydana gelen enfeksiyonlar, bakteriyel vajinozis ve trikomonaslardan kaynaklı vajinit, klamidyalar, anaerob bakteriler, ureoplasma ve mikoplazmalarla oluşan enfeksiyonlar ) ve üriner sistem (idrar yolları) enfeksiyonları erken doğum eylemini başlatabilir.
Placenta previa (plasentanın doğum geçitini kapatması), ablatio placenta (plasentanın erken ayrılması) gibi durumlarda da doğum eylemi daha erken başlayabilir.
Anne adayının beslenmesinin yetersiz olması, maddi durumunun düşük olması, yaşanılmakta olan coğrafi bölgenin özellikleri, anne adayında ciddi anemi (kansızlık), sigara tüketimi gibi etkenler de doğum eylemini başlatmada tesirli olabilmektedir.