--> GEBELİK - DOĞUM BİLGİLERİ ANA SAYFASINA DÖN <--
Gebeliğin Kesin Belirtileri, Kesin Hamilelik Belirtileri
Gebeliğin «kesin olan» ve «olmayan» belirtilerini, devreler halinde gözden geçirmiştik. Şimdi de üzerinde hiç tartışma olanağı olmayan ve «Acaba bir başka neden mi var?» şeklinde soruyu akla getirmeyecek gebelik belirtilerini sıralayalım:
Çocuğun kalp seslerinin dinlenmesi: Çocuğun kalp seslerini yalnızca doktorunuz, stetoskop adı verilen bir çeşit kulaklıkla duyabilir. Kalp seslerini dinleme işlemi, gebeliğin 19-20. haftalarında başlayarak yapılabilir.
Çocuğun kalp atışlarının ritmi, annesininkinden çok farklı olduğu için bu sesleri ayırt etmek çok kolaydır. Anne karnındaki çocuğun kalbi dakikada ortalama olarak 140-160 kere atar.
Bazı durumlarda (anne şişman ya da çocuğun içinde bulunduğu su miktarı fazla olursa) gebeliğin 6-7. ayına kadar doktorunuz çocuğun seslerini alamayabilir.
Çocuk kalp seslerinin duyulması, gebeliğin en önemli ve kesin bir belirtisidir. Günümüzde ses ötesi dalgalar ultrason (ultrasound) ile çalışan aletler çocuk kalp seslerini artık çok erken haftalarda duyabilmekte ve kalbin çalışması görülebilmektedir.
Gebeliğin Ses Ötesi Dalgalarıyla Tanısı (Ultrasound)
Bu sistemin bulunmasına katkıda bulunan ilk bilgiler 1794 yılında Spallazini'nin gözlemlerine dayanmaktadır.
Bu bilgin, yarasaların karanlıkta etrafa çarpmadan uçmalarını incelemiş ve olayın, yarasa kulaklarının insanın duyamayacağı yüksek frekanslı ses dalgalarını duyması ile gerçekleştiğini iddia etmiştir. Yıllar sonra, ancak 1960'lı yılların başından itibaren ultra-sonografik ses dalgaları tıbbın hizmetinde yoğun olarak kullanılmaya başlamıştır.
Bu modern teşhis aracı ile artık 8-10 haftalık gebeliklerde çocuğun kalp hareketlerini ses olarak duyabilmekteyiz.
Rahim içindeki bebek 4-5 haftalıktan itibaren görülebilmekte ve bu şekilde gebelik kesin olarak teşhis edilebilmektedir.
Gebelikte Testler
Biyolojik ve İmmünolojik testler: Her iki testte de üzerinde önemle durulan ve ölçülen «Gonodotrofin» adı verilen bir hormondur. Bu hormon özellikle gebeliğin üçüncü ayında en yüksek düzeye varacak şekilde son (Plasenta) tarafından üretilir. Son'un ürettiği koryonik gonodotrofin hormonu anne idrarı ile bol miktarda dışarı atılır. İşte bu hormonun, kadının idrarında bulunması da, çocuğun kalp sesleri kadar gebelik konusunda önemli ve kesin bir gebelik belirtisidir. İmmünolojik maddelerle bu hormon cam ve tüpte tespit edilir.
Biyolojik testlerde, gebelik konusunda kesin bir sonuç alabilmek için beklenen âdet tarihinin 8-14 gün kadar geçmesi gerekmektedir. Son yıllarda çok daha duyarlı testler geliştirilmiştir.
BHCG gonodotrofin ölçme bunlar arasında en sık kullanılanıdır. Bu test kanda yapılmakta ve daha âdet kanamasında bir gecikme bile olmadan gebeliği gösterebilmektedir.
Biyolojik Testler
Eskiden çok kullanılan fare, tavşan ve kurbağada yapılan böyle testler günümüzde yerini artık immünolojik testlere bırakmıştır.
Fare testi (Aschheim-Zondek)
Tavşan testi (Friedmann)
Kurbağa testi (Galli-Mainini-Hogben vb.)
Her üç testte de, gebenin sabah ilk idrarı kullanılır.
İmmünolojik Testler
Özellikle son yıllarda çok kullanılmaya başlanan bu test, birkaç dakika içinde kesin sonucu verebilmektedir. Doktor muayenehanesinde bile yapılabilen bu testin aslı, gonodotrofin denilen hormonun, özel olarak yapılmış tüp içinde ya da lam (cam) üzerinde bıraktığı çökme olayını değerlendirmektir. Çökme bulunması testin negatif, aksi ise testin pozitif olduğunu gösterir.
Bu test için gerekli olan madde ve araçlar eczanelerde satılmaktadır. (Pregnosticon-Plano)
Kanda yapılan gebelik testi 3HCG testidir. Bu hormonun ölçülmesi ile 9-10 günlük gebelik tanısı konulabilir.
Çoçuğun Hareketlerinin İzlenmesi
Çocuğun hareketlerinin doktor tarafından saptanması da gebelik konusunda önemli ve kesin olan belirtidir. Özellikle gebeliğin beşinci ayından sonra karın üzerine el konduğu zaman çocuğun hareketleri duyulabilir.
Gebeliğin Radyolojik Olarak Belirlenmesi
Anne karnındaki çocuk radyolojik olarak da teşhis edilebilir. Ancak, bu yolla belirleme yapabilmek için en azından 5 ay kadar beklemek gerekir. Aksi halde çocukta yeterli kemikleşme olmadığından röntgen filmi üzerinde çocukla ilgili görüntü oluşmaz. Ayrıca şunu hemen ilave etmek gerekir ki, çok gerekmedikçe veya doktorunuz istemedikçe gebeler röntgen çektirmekten kesin olarak kaçınmalıdırlar.