Geçmişte insanları bebekliklerinde, çocukluklarında ve gençliklerinde öldürmüş nice hastalıkların günümüzde çare vardır. Daha çok yaşlı insanları etkileyen kanserler artan bir araştırma ve çalışma konusudur. Yapılan incelemelerden, bir kadının %5 göğüs kanseri, %2.7 barsak kanseri, %2.3 rahim boynu kanseri ve %2 rahim kanserine tutulma olasılığı vardır. Bu demektir ki, doğan her 100 dişiden beşi göğüs, dördüyse rahim kanserine yakalanacaktır. Bağırsak kanseri dışında kadınlarda en sık rastlanan cinsel organ kanserleridir.
Kanseri denetlemek ve ölümü önlemek için tek güvenli yol, erken teşhistir. Bu yönden kadınlar erkeklerden şanslıdır, çünkü kadının düzenli genel denetimler yaptırdığı düşünülürse rahim ve göğüsler incelemeye daha elverişlidir.
AŞAĞIDAKİ BELİRTİLERDEN BİRİ VEYA BİR KAÇI SİZDE GÖRÜLÜYORSA HEMEN DOKTORA BAŞVURUN
1. Hemen kapanmayan herhangi bir yara. (Özellikle ağız yakınlarında.)
2. Vücuttaki doğal deliklerin birinden herhangi bir olağanüstü kanama ya da akıntı.
3. Herhangi acısız bir şişkinlik, özellikle göğüslerde, dudaklarda, dilde veya yumuşak dokularda.
4. Sürekli hazımsızlık, kilo kaybı.
5. Seste devamlı kısıklık, kilo kaybı.
6. Bağırsaklardaki düzenliliğin bozulması.
Bu öğüt mantıklı ve yerindedir ve eğer kadınlar bunu izlerse kanserden dolayı meydana gelen ölümlerin azalmasına yol açacaktır. Göğüs veya cinsel organlardaki kanserin üç belirtisi şunlardır:
1) Göğüste ağrısız bir şişkinlik.
2) Vajinadan olağanüstü bir akıntı veya kanama,
3) Vulva üstünde hemen kapanmayan bir yara veya ülser.
Yalnız erken saptama ve uygun tedaviyle kanserin korkunç sonuçları önlenebilir. Birazcık korunma iyileşmek için yapılan atılımlardan çok daha değerlidir!