Çocuklukta, cinsel organların parmaklarla uyartılması hemen hemen evrenseldir. Büyüme devresinde mastürbasyon olağan ve geneldir. Çeşitli ülkelerde bu konuda yapılan çalışmalar bütün genç erkeklerin kendilerini tatmin ettiklerini ve dişilerin de dörtte üçünün 21 yaşına kadar aynı şeyi yaptıklarını göstermektedir. Sıklık oranı kişiye göre değişmektedir fakat erkeklerde daha yüksek olduğu görülmüştür. Kişi yaşlandıkça karşı cinsle olan ilişkiler de artar ve yaşam boyu devam ettiği halde mastürbasyonun sıklık oranı azalır.
FAZLA MASTÜRBASYON YAPMAK ZARARLI MIDIR?
Mastürbasyon cinsel gelişimin doğal bir bölümüdür ve ne kadar az veya çok yapılırsa yapılsın hiç bir zararı yoktur. Bu konuda tek sorun, din dünyasının mastürbasyonu onaylamamasının neden olduğu suçluluk duygularıdır. Genç kadın ve erkeğin suçluluk duygusuna kapılmasına gerek yoktur, çünkü mastürbasyon vücuda hiç bir zarar vermez.
MASTÜRBASYON VÜCUDA ZARAR VERİR Mİ?
Bu konuda saçma sapan inançların günümüzde bile devam etmesi gariptir. Mastürbasyonun insanı zayıf düşürdüğü, görme duyusuna zarar verdiği ve bütün bunlar yetmiyormuş gibi beyin sulanmasına veya deliliğe neden olduğu bile söylenir. Mastürbasyon bunlardan hiç birine sebep olmaz, fakat bu yanlış, özellikle kötü düşünceler, cahil insanlar tarafından halen etrafa yayılmaktadır. Dişide mastürbasyonun vulvanın iç dudaklarını büyüttüğü, leğen kuşağında kan toplanmasına ve cinsel organlarda hastalığa neden olduğu da bir zamanlar söylenirdi. Bunlar da doğru değildir.
Daha yüksek bir düzeyde, mastürbasyon toyluğun (olgunlaşamamanın) bir belirtisi olarak gösterilmiştir fakat bu da saçmadır. Çünkü cinsel yaşamlarında uyumlu ve olgun olan insanlar cinsel doygunluğa, çok daha alışılmış birleşme yöntemleriyle olabileceği gibi ortak mastürbasyon yoluyla da erişirler. Erkek kadının klitorisini ve vulvasımnı okşarken, kadın penisi devamlı, küçük darbelerle okşar. Bunun cinsel bunalıma ve kadında soğukluğa da yol açtığı söylenmiştir; fakat diğer yönde, eşit derecede tanınmış araştırmacılar, bu tür sevişmenin istekleri aşırıya götürdüğünü belirtmektedirler. Bu itirafların gerçekçi değil duygusal olduğu belirgindir. Mastürbasyon yoluyla kişi tam bir duygusal doygunluğa ulaşamaz, denilmiştir. En büyük duygusal doyumun cinsel birleşimle elde edildiği gerçektir, buna karşın, mastürbasyonda eksik taraflar vardır demek de yanlıştır. Sevgilinin yokluğunda sevgiliyi düşünerek veya başka cinsel fantaziler yaratılarak yapılan mastürbasyon, büyük bir duygusal doygunlukla sonuçlanabilir. Tek gerçek olgun devrede ve yaşamın her devresinde mastürbasyonun zararsız olmasıdır.
