Gebelikte Düşük
Döllenen yumurtacık, gebeliğin ilk üç ayında dölyatağı = rahime yerleşir ve düzenli şekilde büyümeye başlamaktadır. Bu dönem dölütün yaşaması yönünden çok önemlidir; çünkü gebeliklerin olağandışı biçimlerde sonuçlanmasına neden olan hadiseler bu aylarda gerçekleşmektedir. Bebeğin yaşamını sürdürmeye hazır olmasın dan evvel gebeliğin son bulması olayına "düşük yapmak" denilir.
"Tehlike" İşareti
"Metroraji", yani dış cinsel organlar yolu ile dölyatağı kanaması düşük tehlikesinin belli başlı belirtisidir. İlk üç ay içinde ( yani 10.* 12. haftalara kadar) bu kanamalar, daha sonrasındaki 6 ayın kanamalarına oranla çok daha sık görülmektedir.
Bu kanamalar, birçoğu kez bel ve kasık sancılarıyla beraber olur ve adet zamanında görülmekte olan ağrıları andırır; fakat onlardan daha şiddetlidir. Sancılara, yuvalanmış yumurtayı dışarı atmaya çalışmakta olan dölyatağı kasılışları yol açar. Bununla beraber kanama birçok sebeplerden ileri gelebilir: Gebelik esnasında dölyatağından kaynaklı olan kanamaların tümü bir düşük işareti olmaz. Bazı zamanlar "yalancı adet' olarak isimlendirilen ve aybaşı kanamalarına çok benzeyen kanamalar görebilirsiniz. Bunlar sonrasındaki aylarda da iki veya en çok üç kez yinelenebilir. Kanama süresi genel olarak bir gündür. Bu huzursuzluk belli bir tedaviyi gerektirmiyor. Dinlenmeniz ve bu günlerde cinsel münasebete ara vermeniz yeter.
Yalancı adet görmenin neden olduğu en büyük güçlük, gerçek adetin bittiği günü saptamaktır. Jinekolojik bir muayene, genel olarak kuşkularınızı gidermek için destek olmaktadır. Bu arada ultrasonografi ile elde edilecek bulgularla, gebeliğin başlangıcı tam anlamıyla saptanabilir.
Düşük Belirtileri Neler?
Cinsel organlarınızdan kan geldiğini görecek ve kasıklarınızda aralıklı olarak sancılar hissedecek olursanız, hemen dinlenmeli ve çağıracak olduğunuz doktorunuzun önerilerine göre hareket etmeniz gerekir. Kanama az ve kanın rengi koyu kızıl ise, büyük bir ihtimalle gebelik normal evrimini sürdürecek manasına gelmektedir. Yeter ki birkaç gün yataktan kıpırdamamayı göze alın. Kanama bol, rengi de parlak kırmızıysa, o zaman detaylı bir jinekolojik muayeneden geçmeniz ve tıbbi tedavileri uygulamalısınız. Kanla karışık olarak gelen doku parçalarını saklayıp, doktora göstermeniz gerekir, hekim bunların dölyatağı mukoza dokusundan mı, dölütten mi kaynaklandığını saptar.
Düşük
Düşük tehlikesi olan durumların yaklaşık % 30 kadarı, düşükle sonuçlanır; düşük esnasında kanama iri doku parçaları ihtiva eder. Dölyatağı boynu, kasılmalarla, bir veya iki parmak geçecek kadar genişlemektedir. Ağrılar gittikçe daha şiddetlenir. Böyle bir durumla karşılaşıldığı zaman hemen en yakındaki doğum kliniğine başvurarak, gebeliğin sürdükten sonrasürmediğini kontrol ettirmek gerekir. Düşük, dördüncü aya doğru meydana gelecek olursa, o zaman dölütü saran zar parçalanarak, amniyon sıvısı dışarı boşalır.
Gizli Düşük Nedir?
Gizli düşük, farkına varmadan gebeliğin sona ermesi olayına denir; çünkü ne kanama görülür, ne de sancı olmaktadır. Fakat gebeliğin daha evvelki belirtileri gitgide azalıp ortadan kalkar; göğüsler yeniden yumuşar, dölyatağı artık büyümez, birtakım hallerde ise içinde dölütün bulunmuş olduğu sıvı geri emildiği için tam tersi küçülebilir. Ancak, gebeliğin kesintiye uğradığından emin olmak amacıyla jinekolojik muayeneden geçmek ve bazı tetkikler yaptırmak gerekir.
Muayene ve Tahliller
Dölyolunu inceleyen hekiminiz, gebeliğin devam etme olanağının bulunup bulunmadığını veya bebeğin düşüp düşmediğini anlar; tanının kesin olması için testler yaptırmak gerekir.
* Gebelik Testi = idrardaki koriyonik gonadotropin (HCG) düzeyinin belirlenmesi; test sonucu olumlu çıkıyor, hormon düzeyi birkaç gün üst üste yinelenen testlerde değişmiyor veya yükseliyorsa, gebelik normal gelişimini sürdürüyor manasına gelmektedir. Ama, eğer hormon düzeyinde alçalma varsa, büyük bir olasılıkla, gebelik kesintiye uğramış manasına gelmektedir.
* Ultrasonografi incelemesi ; Bu incelemeyle dölyatağında neler olup bittiğini anlamak ve içinde dölütün bulunmuş olduğu amniyon kesesini görmek olanaklıdır. Daha 7. haftadan başlayıp dölütün kalp atışları duyulur . Böylelikle dölütün yaşayıp yaşamadığı anlaşılır. Dölüt canlıysa, kesin yatak istirahatı uygulamak gerekir. Ultrasonografi ile, kanamaya yol açabilecek öbür sebepler de tanınabilir.
Düşük Durumunda Ne Yapılmalıdır?
Düşük tehlikesine karşı en iyi çare, çalışmayı bırakmak, cinsel ilişkide bulunmamak ve yataktan kalkmamaktır. İlaç kullanılmaması tartışılan bir noktadır. Bilhassa ilk çocuğuna gebe bulunanlar için ilaçlarla girişimde bulunmayıp, işin oluruna bırakılışı eğilimi bulunur. Daha çok iki çeşit ilaca başvurulur: Betamimetiklerle, progesteron içerenler. Bunlar kasların gevşemesini sağlarlar. Östrojenlerle progesteron karışımı ilaçlar önerilmez, çünkü östrojenler dölütün cinsel organlarının gelişimini etkiler ve bazı olağandışılıklara neden olmaktadır.
Düşüğe mani olunamamışsa, dölyatağı boşluğunu derhal kazıyarak, kanamayı kesmek ve kalıntıları temizlemek gerekir. Dölyatağı mukoza dokusuna yapışmış kalan parçalar şiddetli kanamalara ve iltihaplara yol açarlar.
Düşük sebepleri
Düşükten sonra kadında, kendisini suçlama duygusu ve psikolojik çöküntü halinin görülüşü olağandır. Böyle bir çöküntüden kurtulmak, her zaman basit olmayabilir. Kürtaja sebep olan klinik sebepler, pek çok olup, bunlar dölütten olduğu halde anneden de kaynaklanabilir.
Dölütten Kaynaklanan Nedenler Nelerdir?
Düşükler üstünde yapılmakta olan incelemelere göre, en çok karşılaşılan sebepler, dölütteki gen deformiteleri (bozuklukları) olup yaklaşık % 50'yi bulmaktadır. Böyle durumlarda, dölüt daha fazla gelişim olanağını bulamadığı için, düşük olmaktadır. Daha az oranda da ilaç kullanımı, radyasyon, annenin farkına varmaksızın kalmış olduğu zehirleyici maddeler de dölüte zarar veren etkenler arasında olur. Döllenmiş yumurtanın dölyatağında olağandışı bir konumda olması da seyrek de olsa, düşüğe neden olmaktadır.
Anneden Kaynaklanan Nedenler
Bu sebepleri iki büyük grupta toplayabiliriz: Genel sebepler; lokal sebepler.
Genel sebeplerin en önemlileri ; şeker haştalığı, yüksek tansiyon, kalp hastalıkları ve salgın hastalıklardır.
Düşüklerde psikolojik gerginlikler, fiziksel sebepler kadar tesirli olabilir.
Dölyatağı veya dölyatağı boynuna ait bozukoluşumlar da düşüğe sebep olabilirler. Dölyatağı boynu yetersizliğinde, dölyatağı boynu zamanın dan evvel açılır ve gebelik ürünü dışarıya atılmaktadır. Düşük, genel olarak 17* 20. haftalarda olmaktadır. Bu durumda boyun, kalın bir çember içerisine alınarak sıkıştırılır ve güçlendirilir ( serklaj ).
Sık görülmekte olan bir başka neden de "gelişmemiş dölyatağı" denilen durumdur. Çok küçük olan dölyatağı, döllenmiş yumurtanın büyümesiyle orantılı olarak genişleyemez. İlk gebelik düşükle sonuçlanır; fakat ondan sonrasındaki gebelikler normal seyreder. Dölyatağı kusurları fibromlar ve dölyatağının tersine dönmüş olması da üst üste düşük yapmanın en çok karşılaşılan sebepleridir.
İlgili aramalar: düşük neden olur, hamilelikte düşüğün nedenleri, gebelikte düşük niçin olur, düşüğün belirtisi nedir, gizli düşük nedir