Menopoz döneminde oluşan fiziksel, psikolojik ve fizyolojik değişiklikler, cinsel fizyolojiyi de olumsuz yönde etkilemektedir. Bu değişikliklerin genel sorumlusu da menopoz döneminde "östrojen" hormonların azalmasıdır. Bu hormonun eksikliği, vagina duvarlarının belirgin olarak incelmesine ve kurumasına yol açar. Bu arada vagina duvarlarının incelmesi ve kurumasının yol açtığı bir diğer olay da, vagina iltihaplarının artışıdır.
Bundan başka yaşlanmanın getirdiği kalp-damar sistemi değişiklikleri de cinsel fizyolojiyi olumsuz yönde etkileyen bir diğer önemli faktördür. Daha önce cinsel fizyoloji bölümünde de belirttiğimiz gibi bir cinsel siklusun uyarılma, plato, orgasm ve çözülme dönemlerinin sağlıklı olabilmesi için dolaşımın normal sınırlar içinde olması gereklidir.
Menopoz dönemindeki kadınlarda cinsel temasın ve/veya orgasmın ağrılı oluşu başta gelen şikayetler arasındadır. Cinsel temasın ağrılı oluşu vagina duvarlarının ince ve kuru oluşu ile ilgilidir. Bu kadınlarda orgasm olayının ağrılı oluşu ise bu dönemde uterusun hassasiyetinin artışı ile açıklanmaktadır.
Menopoz döneminde oluşan fizyolojik değişikliklerin sonucu olarak cinsel ilişki ile vagina iltihaplanmalarının, sistitlerin, vagina duvarlarının zedelenmelerinin arttığı da bilinen gerçekler arasındadır.
Tüm bu yukarıdaki değişiklikler (ağrılı orgasm hariç), menopoz döneminden başka, ameliyatla uterus ve yumurtalıkları çıkarılmış kadınlar için de geçerlidir. Gerek menopoz ve gerekse böyle ameliyat sonrasında kullanılacak östrojen hormonu içeren ilaçlar, bu şikayetleri önemli ölçüde azaltmakta ve normale dönüştürmektedir.