9 Haziran 2012 Cumartesi

Sindirim Nasıl Gerçekleşir?

Sponsorlu Bağlantılar:

SİNDİRİM

Sindirim işlemi, solunum havası ile alınan ve gıdaların yanışı ile biten solumaya göre daha karışıktır. Oksijenin kana karışmasının basitliği yanında bir dilim ekmeğin kana karışacak niteliği alması için geçireceği işlemlerin karışıklığı ortadadır.

Sindirimin kolay yapılabilmesinde gıdaların pişirilmesi, kızartılması veya fırınlanması birinci derecede önem taşır. Bu sayede sindirimi yapan eritici maddelerimizin yani fermentlerimizin ziyan olmasına veya fazla kullanılmasına engel oluyoruz.

Pişme esnasında besinin sindirilmesi imkânı olmayan kısmı, özellikle besin hücrelerinin zarları parçalanmakta ve sindirimi sağlayan fermentlerimiz ve diğer sıvı maddeler kolaylıkla görevlerini yapabilmektedirler.

Ayrıca, pişen maddeler daha zevk verici ve iştah açıcı hale geldiklerinden, şekilleri veya kokuları sindirim sistemimizin "sindirici sıvıları"nı uyarmakta ve gıda mideye girmeden vücudumuz sindirime hazır hale gelmektedir.

İyi bir yemek kokusu bu eritici sıvıların ilki olan tükürük salgımızı arttırır, ağzımızın sulanması budur. Buna midenin ve pankreasın enzimleri, karaciğerin safra salgısı ve bağırsakların kendi özel salgıları eşlik eder. Gıda bu bir sıra ve diğer bazı maddeler yolu ile eriyerek, parçalanarak bağırsaktan emilime ve kana girmeye uygun hale gelir.

Tükürük salgısı ağıza giren gıdaların kolayca yutulabilmesini sağlar. Ayrıca nişastalı maddelerin ilk sindirim basamağı buradan başlar. Gıda mideye gidince mide suyu salgılanır. Bu salgının içinde asit vardır. Bu asit gıdaları parçalarken mideye bir zarar veremez. Zira midenin iç yüzü mukus denilen bir madde ile kaplıdır ve özel hücreleri tarafından devamlı şekilde böyle kalması sağlanır. Bununla beraber mide ülserlerinin birçok etkiler altında bu asit tarafından yapıldığı da bilinmektedir.

Midedeki sindirim tamamen bu asidin (hidroklorik asit) etkisi ile olmaz. Bu asit, mide suyunda bulunan bazı fermentlerin etkili olmasını sağlar. Fermentler de, büyük protein moleküllerini, kendisine bir zarar vermeden parçalar. Böylece vücudumuz, bağırsaktan yapacağı emilimle bu gıdalardan faydalanır.

Bu sıvı sindiricileıin yanında midenin ve barsağın hareketlerini de hatırlamak gerekir. Her ne kadar büyük parçalama ağızda çiğneme ile yapılırsa da mide ve barsaklardaki hareket de hem gıdanın hazmına hem de aşağı doğru ilerlemesine yarar. Tabii bu hareketler önceden de bahsettiğimiz gibi istek dışı çalışan kaslar aracılığı ile olur.