DİABETES MELLİTUS NEDİR? DİYABETES MELLİTUSUN TARİHÇESİ
Diabetes mellitus; hiperglisemi, glikozuri, dislipidemi ve bunlara eşlik eden birçok klinik ve biyokimyasal bulgu ile seyreden metabolizmanın sistemik, kronik hastalığına verilen bir addır.
Diyabetes Mellitus ile alakalı en eski kayıtlar ne zamana dayanır?
Tarihçesi çok eskilere kadar uzanmaktadır. Şeker hastalığı ile alakalı en eski kayıtlar Milattan önce 1550'li yıllarda Mısır'da yazılmış bir papirüste (Ebers) keşfedilmiştir. Bu papirüste, şeker hastalığına benzer, sık idrara çıkma ile seyreden bir halden söz edilmektedir. Hindular'da Ayurveda'da sinek, böcek ve karıncaların birtakım insanların idrarını yaptığı yerde toplandığını tespit etmişlerdir. Şeker hastası olanların idrarının tatlı, bal gibi olduğu ve bu sebepten ötürü karıncaların, sineklerin ve başka böceklerin bu idrara toplandığını Susruta ve başka Hintli hekimler M.S. 5-6.yüzyılda farkına vararak açıklamışlar, bu hastalığın iki formu olduğunu yazmışlardır. Bir formunda hastalar zayıf ve çok uzun yaşamadan kısa bir zamanda ölmekte, başka grupta ise hastalar tombul ve daha yaşlı olarak belirtilmiştir. Bu günümüzün modern sınıflamasında belirtilen Tip 1 ve Tip 2 diabetes mellitus sınıflandırmasına çok benzemektedir.
Diabetes ve mellitus kelimelerinin anlamı nedir?
Günümüzde tıp literatüründe kullanılan, Diabetes ve Mellitus sözcükleri Yunanca akıp gitmek manasında olan dia + betes ve bal kadar tatlı manasında olan mellitus sözcüklerinden türetilmiştir.
Diabetes sözcüğü ilk kez ne zaman kullanıldı?
Diabetes sözcüğü ilk kez Anadolu topraklarında, Kapadokya'da M.S. 2. yüzyılda Arateus tarafından kullanılmıştır. Arateus şeker hastalığını idrar miktarında artma, aşırı susama, ve kilo kaybının olduğu bir hastalık olarak tanımlamıştır.
Diyabetik gangreni ilk kim tanımladı?
İbni Sina (980-1037) ilk kez ayaklarda görülmekte olan "diyabetik gangreni" tanımlayarak şeker hastalığının sinirleri bozabileceğini ilk kez açıklamıştır. Paracellus (1493-1541) diyabetli hastalara açlık kürleri uygulamış, daha sonraki yıllarda da diyabet hastalığı ve tedavisi üzerinde türlü incelemeler yapılmıştır.Şeker hastası olanların idrarının tatlı olduğu 17. yüzyılda bir İngiliz doktor olan Thomas Willis tarafından tekrar keşfedilmiştir.
Claude Bernard diyabetle ilgili neyi bulmuştur?
Claude Bernard 1813-1878 yılları içerisinde diyabetin noro-hormonal işleyişini,hastalarda şeker üretiminin çoğaldığını ve santral sinir sisteminin bozulduğunu göstermiştir. Claude Bernard idrarda görülmekte olan şekerin karaciğerde glikojen olarak depo edildiğini bulmuştur.
Langerhans adacıklarını kim bulmuştur?
Berlin'den Paul Langerhans (1847-1888) 1869 senesinde vermiş olduğu doktora tezinde pankreas bezi içerisindeki küçük hücre topluluklarını vermiştir. Bu hücre toplulukları günümüzde " Langerhans Adacıkları " olarak bilinmektedir. Edouard Laguesse de 1893 senesinde bu hücrelerin pankreas bezinin endokrin hücreleri olduğunu öne sürmüştür .
Pankreas bezinin Diyabeteki rolünü kim bulmuştur?
Oskar Minkowski (1858-1931) ve Josef von Mering (1849-1908) Strasburg'da Pankreas bezinin hayati önemini değerlendirmek amacı ile bir köpeğin pankreas bezini çıkartmışlardır. Köpekte ameliyattan sonra şeker hastalığının tipik belirtileri olan susama, çok su içme, sık idrara çıkma ve ağırlık kaybı geliştiğini izlemişlerdir.İlk kez bu araştırma, pankreas bezindeki hastalığın şeker hastalığı gelişmesine yol açtığını göstermiştir.
İnsülin ne zaman bulunmuştur?
20. yüzyılın başında Berlin'li doktor George ZUELZER; Romanya'dan Nicolas Paulesco (1869-1931) ve Amerikalı E.L.Scott ve Israel Kleiner pankreastan kan şekerini düşüren fakat saf olmayan bir çözelti elde etmişlerdir. Lakin saf olmadığından istenmeyen sonuçlar ortaya çıkarmış ve kullanılamamıştır. Yirminci yüzyılın başlangıç çağınakadar öldürücü bir hastalık olan şeker hastalığı tedavisinde Kanada Toronto üniversitesi'nden Fredirick G. Banting (1891-1941), asistanı Charles H. Best (1899-1978) biokimyacı James B. Collip (1892-1965) ve fizyolog J.J.R.Macleod (1876-1935) ortak çalışmaları sonucu insülin'i 1921 senesinde izole etmeleri ile mühim bir mucize gerçekleşti. Banting ve Best sonrdan köpek pankreasından elde ettikleri çözeltiyi pankreası çıkartılarak diyabetik yapılmış köpeğe vermişler ve kan şekerinin düştüğünü görmüşlerdir.Collip elde edilen insülini daha da saflaştırmış, ilk kez 1 Ocak 1922 tarihinde diyabetik bir hasta olan Leonard Thompson üzerinde denenmiş ve başarılı sonuç vererek öldürücü bir hastalık olan şeker hastalığı tedavi edilmiştir. Bu olayı takiben de Eli Lilly firmasının çabaları ile insülin üretimi daha da geliştirilmiş ve 1923 senesinden başlayarak çok sık Kuzey Amerika ve Avrupa'da kullanımına başlanmıştır.