UYKUSUZLUK
Çağdaş toplumlarda her 7 kişinin birisinin sabah kalktıktan sonra, "Bu gece gözümü hiç uyku tutmadı" demesi alışılmış olaylardan olmuştur. Uyku uzmanları, bu sayılar konusunda çok daha farklı şeyler söylüyorlar. Onların deneyimlerine göre, anlatılan durum kesinlikle uykusuzluk değildir. Rahatsız edilmeden yatakta yatan kimse aradan ne kadar zaman da geçse mutlaka uyumaktadır. Değişmeyen tek şey ise, milyonlarca kişinin sabahleyin yorgun kalkıp bitkinlik hissetmeleri, uykularının çok hafif ve kısa olmasından şikayet etmeleridir. Uyku uyuyamadığımız zaman gözlerimizi kapatıp önümüzden geçtiği varsayılan bir sürünün koyunlarını saymak, ekseri pek bir yarar sağlamaz. Aksine insan kendini uyumak için zorladıkça daha da uykusu kaçar. Daha iyi uyumak için sürekli şikayet edenlerin bir uyku uzmanına görünmesinde yarar vardır. Gözlerimizi tavana dikip yatağın içinde huzursuzca sağa sola dönmektense kendi kendimize, "Hemen uykuya dalmamanın bir önem taşımadığını" anlatıp sakin bir şekilde gözlerimizi kapatmak daha iyidir.
Dinlenmek için ne kadar uykuya ihtiyaç duyduğumuz kişiden kişiye değişmektedir.
Ünlü İngiliz Başbakanı Winston Churchill, günlük 9 saatlik uykusunu tam uyumazsa etrafındakilere kök söktürdüğü bilinirdi. Thomas A. Edison ise, günde 2 veya 3 saatlik uykuyla yetinirdi. Gecenin geri kalan kısımlarını ise, rahatlıkla araştırmalarına ayırırdı. Elektrik ampülünü de böyle bir araştırma sırasında buldu.
Çocuklar kural olarak, büyüklerden daha fazla uykuya gereksinim duyarlar. Yaşlılar ise, genellikle gençlerden daha az uykuyla yetinebilirler. Çağdaş ülkelerde uykusuzluk sorununun yaygınlaşması gözönünde tutularak soruna yardımcı olmak için birçok merkezler kurulmaktadır. Örneğin Almanya'nın Berlin, Bielefeld, Bonn, Bremen, Beremerhaven, Freiburg, Lahr, Marburg, Münih, Münster Regensburgu ve Treysa gibi kentlerinde uyku istasyonları vardır.
Çoğu üniversite klinikleri ile hastanelerde de uyku rahatsızlığından şikayet edenler için danışma hizmetleri sunulmaktadır. Uykusuzluğun ilaç yoluyla giderilmesi, uzmanlar tarafından tavsiye edilmiyor. Çünkü bu tür ilaçlar, hem alışkanlık yapmakta, hem de uykusuzluğun temel nedenini ortadan kaldırmamaktadır.
Yine de uygarlık ilerledikçe, uykusuzluk olayının da arttığı sanayileşmiş ülkelerde her gece uyku hapına sarılan insanların sayısı, en az 2 milyon düzeyinde olduğu saptanmıştır.